Sunday 8 December 2013

Sanal Gerçeklik ya da Virtual Reality

     Bilgisayar ve video oyunları ile çoktan hayatımıza girmiş olan sanal gerçeklik, kullanıcıları ve üreticileri için yeni ufukların kapısını açan bir sistemdir. Çeyrek asır önce sadece bilim kurgu filmlerinin ütopik olgularını günümüzde teker teker hayata geçirmekteyiz. Sanal gerçeklik bize üç boyutlu dünyanın kapılarını açmakta, iki boyutlu grafik ve sistemleri teker teker ortadan kaldırmaktadır. Bunlarında ötesinde bizlere kendi ellerimizle oluşturduğumuz bir uzayda yaşama, dolaşma imkanları sunmaktadır. Bu ise tasarlanan sistemlerin kavranılması ve algılanması sürecini hızlandırmaktadır. Bugüne kadar eğlence sektöründen, sağlık alanında karmaşık deneylerin yapılmasına kadar oldukça geniş bir alanda kendisine yer edinmiştir. İş başı ve örgün olmak üzere eğitimin her alanında geleneksel öğrenme araçlarına ciddi bir rakip olarak ortaya çıkmakta ve vazgeçilmez yeni fırsatlar ortaya koymaktadır.

     Sanal gerçeklik, katılımcılarına gerçekmiş hissi veren, bilgisayarlar tarafından yaratılan dinamik bir ortamla karşılıklı iletişim olanağı tanıyan, bir benzetim modelidir. Sanal gerçekliği benzer ya da karıştırılan pek çok uygulamadan ayıran belli özellikleri vardır bunların başında katılımcılara gerçekmiş hissi vermesidir. Kullanıcı özellikle üç boyutlu oyunlardan farklı olarak istediği yere gidebilmeli, kontrolün kendisinde olduğunu düşünebilmelidir. Bu amaçla yapılan çalışmalarda minimum seviyede sanal gerçeklik gözlüğü ve diğer vücut aparatları kullanılmalıdır. Çünkü insan üzerinde olan materyaller yabancı cisim olarak algılandığından gerçeklik hissinin oluşmasını zorlaştıranlardır. Sanal gerçeklik ortamlarında kullanıcı, etkileşimli olarak belirleye bilmeli nereye gideceğini kendisi seçebilmelidir, bu süreçte hareket algılayıcılar kullanılarak kişi üzerindeki yük azaltılabilir. Ayrıca sadece görme hissinin yeterli olmayacağı ortam tasarımlarında destekleyici eldivenler, üç boyutlu ses ve koku sistemleri de kullanılabilir. Bahsi geçen tüm bu ortamların gerçek dışı bilgisayar destekli ortamlar olduğu unutulmamalıdır. 

    Bir sanal gerçeklik sisteminde gerçek zamanlı hareket edebilmek için güçlü bilgisayar sistemleri gerekmektedir, bu sistemler aynı anda hem üç boyutlu görüntülerin oluşumunu, denetlenmesini, ses, dokunma, koku gibi diğer hislerle koordineli olarak ilerlemesini sağlayabilmelidir. 

     Sanal gerçeklik, öğrenme süreçlerine de önemli katkılar yapabilmektedir. Örgün eğitim sistemleri de Sanal gerçeklikten birçok yararlar sağlayabilir. Özellikle matematik, fen, tıp, askeri ve havacılık eğitiminde kullanılması, eğitimin kalitesi açısından son derece önemlidir. Sanal gerçeklik sayesinde öğrencilerin, sadece bilimsel gerçekleri daha hızlı ve iyi öğrenmeleri değil aynı zamanda deneyerek gerçek deneyim edinmeleri de sağlanabilmektedir. Bir Sanal gerçeklik esaslı simülasyon programının, gerçekçi deneyler/uygulamalar için sanal bir çözüm üretmesi yanında başka birçok yararları da vardır. Örneğin bir sanal gerçeklik laboratuvarında gerçekleştirilen fizik deneyi, farklı test ortamlarını kolaylıkla yaratabilmekte ve sonuçlarını ölçebilmektedir. Ek olarak, tehlikeli, yüksek maliyetli ve karmaşık deneyler bir sanal gerçeklik sisteminde sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir.

     Sanal dünyalar, etkileşimli kontrolün temini ve objelerdeki değişimlerin yansıtılabilmesi için gerçek zamanda yada gerçeğe yakın bir süratle görüntülenmelidir. Yaygın olarak kullanılan bilgisayarlar henüz gerçek zamanda üç boyutlu karmaşık görüntüleri işleyebilecek kadar güçlü değildir. İnsan hareketlerini bilgisayarlara aktaran izleme-takip cihazlarının sanal dünyalarla etkileşimini daha iyi koordine etmek gerekir. Aksi halde kullanıcı hareketlerini görüntülemede oluşan gecikme, insan metabolizmasında istenmeyen problemlere yol açmaktadır. Bu tür sistemlerin uzun süreli kullanımı insanda baş dönmesi ve mide bulantısına sebep olmaktadır. Sanal gerçeklik sistemlerinin pahalı olduğu da sıkça ifade edilen bir dezavantajdır. Dolayısıyla özellikle oyun ve eğlence dünyasında daha fazla uygulama olanağı bulmuştur.

  Sanal gerçeklik, maliyeti yüksek, gerçekleştirilmesi zor işlerin deneyimlenmesi test edilerek gerçekleştirilmesinin gerekliliğini ortaya koyarak maliyetlerin düşürülmesini, eğitim ortamlarında daha düşük maliyetlerle, daha güvenli ortamlarda, daha kısa sürede daha çok deneyim ve bilginin elde edilmesini sağlayarak hayatı kolaylaştıran ve süreçleri hızlandırıp verimliliği arttıran bir sistem olarak geleceğe adım atmaktadır.

Kaynak:

BAYRAKTAR, E., KALELİ, F., (2007). SANAL GERÇEKLİK VE UYGULAMA ALANLARI, Akademik Bilişim 2007, Dumlupınar Üniversitesi, Kütahya, 31 Ocak-2 Şubat 2007

No comments:

Post a Comment